şuana kadar dünya kupasında maç yöneten tek hakemimiz olan doğan babacan bu olaylı maçın hakemi idi. bu maçta 3 kırmızı kart göstermesi çok büyük sansasyona sebep olmuştu.
ayala, diaz ve yedekten sahaya giren quique bahsedilen maçta kırmızı kart gören futbolcular olup maç 0-0 bitmiş,rövanşta gárate ve adelardo nun golleri ile maçı 2-0 kazanan atletico finale çıkmış ama doğan babacanın kırmızı kart gösterdiği 3 futbolcuda finalde cezalı olduklarından oynayamamışlardır.
eurosportatletico madrid, uefa avrupa ligi ı grubu maçında yarın gece iskoçya’nın celtic takımıyla karşılaşıyor. bu önemli maç öncesinde, iki kulübün 1974 yılındaki mücadelesinin hakemi doğan babacan, ispanyol basınına bir röportaj verdi. şu anda türkiye futbol federasyonu hakem komitesi’nde görev alan doğan babacan, as gazetesi’nden özgür sancar’a verdiği röportajda, dünya kupası maçlarında kırmızı kart gösteren ilk hakem olmasından bahsederken “evet, batı almanya’daki 1974 dünya kupası’nda olmuştu. hakemlik tarihinde bir yere sahip olduğum için gururluyum. her zaman kuralları uygulamaya çalıştım. bu bizim görevimizdi” ifadelerini kullandı.
türkiye’deki futbol hakemliğinin mihenk taşlarından birisi olan babacan, aynı sene, hakem olarak görev aldığı celtic-atletico madrid maçında atletico madrid’den üç futbolcuya kırmızı kart gösterdiği maçın kendisine hatırlatılması üzerine, “atleticolu oyuncular çok agresif oynuyorlardı ve üç tanesini oyundan atmak zorunda kaldım. o anda, maçtaki kararlarım ağır ve yanlış bulunmuş olabilir ancak o üç kırmızı kartı kuralların gerektirdiği zorunluluk ve güvenlik sebebiyle kullandım. uefa, aynı sezon beni süper kupa final maçının hakemi olarak görevlendirerek ödüllendirdi. o derede önemli bir maçta kötü bir performans göstermiş olsaydım sizce böyle bir şey gerçekleşebilir miydi? verdiğim kararlar baştan aşağı doğruydu ve o maçtaki hakemliğim de çok iyiydi” yorumunu yaptı.
"kara efsane"
hakemlik yaptığı dönemde 10 yıl boyunca fıfa kokartı taşıyan babacan, atletico taraftarları tarafından bugün halen daha “kara efsane” olarak hatırlanmasıyla ilgili olarak da “bu çok normal. hepsi aynı tarafta ve aynı şeyi düşünüyor. üç tane oyuncularını oyun dışı bırakan bir hakemi alkışlamayacakları çok belli bir şey. halen daha, avrupa basınının büyük çoğunluğunun o gün benim yanımda olduğunu hatırlıyorum. avrupa medyası, işimi iyi yaptığımı yazmıştı” dedi. 81 yaşındaki babacan, aynı maçta celtic park stadyumu’ndaki gergin ortam ve saha dışındaki olayların kim tarafından başlatıldığını bilip bilmediğiyle ilgili olarak “bu konuda hiçbir fikrim yok. saha dışındaki hiçbir şeye karışamıyordum. bu benim görevim değildi” şeklinde konuştu.
yarınki karşılaşma için atletico madrid ve celtic takımlarına başarılar dileyen doğan babacan, atletico madrid’in galatasaray’dan transfer ettiği arda turan hakkında da “hem onun için hem de atletico için sevindim. umuyorum ki arda yeni macerasında çok başarılı olacak. galatasaray onu çok özleyecek. milli takım için oynadığı maçlarda onu zevkle izleyeceğiz” yorumunu yaptı.
dünya kupası finallerinde maç yöneten ilk ve tek türk hakemi ünvanını koruyan doğan babacan, 1955 yılında başladığı hakemlik kariyeri boyunca 1972 münih olimpiyat oyunları, 1974 dünya kupası, 1975 süper kupa finali, 1974 ve 1977 avrupa şampiyon kulüpler kupası yarı final maçları ve 1978 uefa kupası yarı finali gibi önemli maçlarda düdük çalmış ve hakemlik kariyerine 1978 yılında nokta koymuştu.
ilk basımı 2012 yılında cem zamur'un "onun gibisi gelmedi: memleket futbolundan portreler" kitabından;
hakemin özel tarihi doğan babacan
(...)
- en az o önemde bir maç daha yönetiyorsunuz. şampiyon kulüpler kupası yan finalinde celtic - atletico madrid müsabakası. o maçta da üç kırmızı kart göstermişsiniz. ada basını sizi futbolun değerlerini koruduğunuz için överken, ispanyollar maçı katlettiğinizi ve beraberliğin mucize olduğunu belirtmişler. siz ne dersiniz?
- ispanya gazetelerinde türkiye'de oynanan futbolun yetersizliği ön plana çıkarılarak, "bu futbolu yöneten bir hakemin yöneteceği ne olabilir?" diye onların oyuncularının yapacağı her hareketi benim kabul edeceğim düşüncesi hâkim olmuştu. karşılığında da ilk yapılan kasti harekette ayala gibi önemli bir oyuncularını derhal oyun harici etmem onlarda şaşkınlık yarattı. o şaşkınlıkla hırslandılar, hırslanınca daha şiddetli hareketlere başvurmak zorunda kaldılar, birbirlerini takip etti bunlar. o müsabakada 9 tane san kartları 3 tane de kayıp oyuncuları vardı. ancak enteresan bir durum vardı o müsabakada, müsabaka sonrası ispanyol kulübü ceza alan üç oyuncudan biri için tahkim kurulu'na müracaat etti. iki oyuncuyu ihtardan sonra attım ben, fakat üçüncü yü ihtarsız attım. ihtarsız attığım oyuncu için itiraz ettiler. o zamanlar ihraç edilen oyunculara uefa tarafından para cezası veriliyordu. yanılmıyorsam beş bin frank gibi bir rakamdı. o üçüncü oyuncuya itiraz ettikleri zaman bir itiraz harcı da yamıyorlardı uefa'ya. tahkim kurulundan bana yazı geldi, on beş gün sonra: "şu tarihte cenevre'deki şu oteldeki toplantıda bulunmanız gerekmektedir," diye. ben kalktım, gittim. bana sordukları şuydu: "maçını izledik ve gözlemci raporlarını da okuduk. müsabakayı yönetimin iyiydi ancak merak ettiğimiz iki husus var. ihraç edilen iki oyuncuya ihtar vermişsiniz, üçüncü oyuncuyu ihtarsız atmışsınız. bu oyuncunun atılış şeklini ne şekilde değerlendiriyorsunuz?" o anda benim aklıma geldi: "bu üçüncü oyuncu sanıyorum 76. dakikada oyuna girmişti- o dakikaya kadar yedek şurasında oturuyordu. müsabakayı baştan sona izliyor. benim hangi hareketlere müsaade edip hangilerine etmediğimi biliyor ve çok rahat değerlendirme şansına sahip. müsabakaya iştirak ettikten sonra, ihraç edilen arkadaşlarının yaptıkları hareketlerden daha ağırını rakibine yapınca, kasten yaptığına kanaat getirdim ve ihtar vermek lüzumunu hissetmedim. çünkü ihtar bir oyuncunun bundan sonraki hareketlerini daha dikkatli yapmasını sağlamak için verilir. oysa onun bundan daha sert hareket yapma olanağı yok, adamı öldürecek degil," dedim. onlar da; "toplantı bitmiştir," dediler ve o cezayı tescil ettiler hatta para cezasını yükselttiler.
celtic: denis connaghan, jim brogan, pat mccluskey, billy mcneill, david hay, jimmy johnstone, stephen murray, kenny dalglish, harry hood, dixie deans (dk. 70 paul wilson), thomas callaghan
teknik direktör: jock stein
atletico madrid: reina, panadero, ramon heredia, ovejero, adelardo, eusebio, melo, domingos benegas, ruben ayala, jose garate (dk. 65 quique), javier ırureta (dk. 70 alberto fernandez)