demir parmakliklar galatasaray taraftarlarinca yikildiktan sonra ahmet cakar'in "su kot ceketliye bakin sanki viyanayi fethetmis osmanli askeri gibi bagiriyor dedigi osmanli askeri ben olmaktayim:) napalim canim besiktaslilarda onlarca mesaleyi yakipta ustumuze atmasaylardi. ılk yari sonunda tezahurat yapmaktan biten ben ikinci yari bu olay sonrasinda o kadar cok bagirdim tezahurat yaptim ki 3 gun dogru durust konusamamistim.
mactan birgun sonra cicek pasajinda arkadasimla icerken calan telefon sonrasi babamla aramizda gecen diyalog asagidaki gibidir.
pederbey:oglum dun maci nerde izledin stada gitmedin dimi?
mudu: yok baba deplasmandaydi zaten nasil gidecem.
pb: ulan essek sipasi gitmediysen bu gazetedeki kimin resmi.
md: ne gazeteyemi cikmisim. hangi gazete baba almam lazim.(saat aksam 8 gazeteler geri toplaniyor)
pb: f..... gazetesi
md:tamam hadi sonra gorusuruz gazete bulmam lazim
pb: gorusecez zaten merak etme.
cicek pasajindan cikip bilimum gazetecileri dolastiktan sonra en sonunda tarlabasi otobus duraginin ordaki gazetecide bulabildim aradigimi. yarim sayfa fotografin ortasinda kabak gibi cikmisim:) hala gazete kupurunu sakliyorum.
kanaltürk spikeri (ks): var mı lucescu'nun başınızda olduğu yıllardan şöyle unutamadığınız bir maç anısı?
sergen (s): çok enteresan bir anım var ama anlatsam mı diye düşünüyorum! (gülüyor)
ks: anlatırsan seviniriz.
s: inönü'de beşiktaş - galatasaray maçı var. sinan kaloğlu'nun %100'lük bir gol kaçırdığı. 0-0 bitmişti maç hatırlarsınız. sinan kaloğlu sanırım sonradan oyuna girmişti. biri sakatlanmıştı onun yerine. o maçta benim bir şeyim vardı, şu an hatırlamıyorum. yedekteydim. kulübede oturuyorum abi. ilk yarı bitti. öyle bir acıktım ki! bizim malzemeciye, "bana birkaç bisküvi getir" dedim. getirdi, 5-6 tane yedim. dakika 60 falan oldu. kulübede maç izliyoruz ya, dalmışım abi ben! bir ağırlık çökmüş bana. 70-75. dakikalarda lucescu bana, "sergen! sergen!" diye bağırıyor. kendime geldim, "ne oldu?" dedim. "oyuna girecek misin?" dedi. ben de "yok girmeyeceğim!" dedim. (gülüyor) tabi bunlar dakika 75'de oluyor inanın! "yok dedim girmeyeceğim!" (gülüyor) devre arasında 5-6 bisküvi yedim ne olduğunu anlamadım zaten, kendimi kötü hissettim sanırım, "yok girmeyeceğim!" dedim.
ks: lucescu, hiç öyle kızacak bir hoca değildi dimi?
s: yoo! istediğini yapmazsan çok kızar. öyle çalışır ki maçları. defans oyuncularından tutun tüm oyuncuları ile rakipleri anlatır. hele şampiyonlar liginde falan anlatamazsın! santim santim rakibi anlatır! topu şuradan alır, buraya döner, şuna verir... rakibi ezberlersin valla!