mac inonu'de oynanmisti. gokkafes ucubesi daha insaat halindeydi. tribune giremedik ama o insaatin tepesine tirmananlardan biriydim. epey bir kat ciktim. tum katlar insanlarla doluydu. memlekette insanin ne kadar degersiz oldugunu gormek icin guzel bir vakaydi. o insaattan birisi dusup taraf degistirmediyse bu, "turk'e bir sey olmaz" inancinin "gercekligini" gosterir!
mactan sonra ali sen onceki sezondan kalan operasyonunu tamamlamis ve oguz'u iyi tutmadigi! bahanesiyle "sakaryalilar cetesinden" kalan bulent uygun'u fenerbahe'den gondermisti.
yuksekten kusbakisi taktik varyasyonlarin cozulebilecegini de pek cok teknik direktorden once o insaatin tepesine cikanlar rahatlikla kavramistir.
saffet sancakli ve elvir bolic'in sahada gezinmelerinden capraz kosudan baska capraz yurumenin de futbolda olabildigini ogrendim bir de...
inönü stadı herhalde tarihinde etrafında o kadar insanı görmemiştir dedirten maçtı benim için.gökkafes inşaatına bir o kadar insan çıkadursun ben yükseklik korkum sebebiyle maçı beleştepeden izlemeyi tercih etmiştim.inşaatta o kadar çok taraftar vardı ki bir ara kalearkası ile karşılıklı tezahürat dahi yapıldı.maçtan sonra fener avrupa yakasına stad yapsa kafadan 40 bin kişiye oynar geyikleri bile yapıldı,ama o pazar günü kasım ayı için harika bir hava vardı istanbul'da.boliç'in attığı gole o kalabalığın sevinci sadece 10 dakika sürmüştü.gökhan skoru dengeleuyen golü attı.
