gürel yurttaş’ın haziran 1995 basımlı “kartal’ın pençesi” adlı kitabından;
tarih 30 mayıs 1987’ydi.
ali sami yen stadı’nın tribünleri tamamen doluydu. her taraf siyah-beyazlı renklere boyanmıştı sanki. beşiktaş, denizlispor karşısında uzun süre gol atmak için zorlandı. çünkü rakip kapanıyordu ve beraberlik için oynuyordu.
ceza alanına gönderilen bir korner atışına gerilerden gelerek kafayı çakan ali bir anda tribünleri ayaklandırdı. top ağlardaydı ve beşiktaş 1-0 öndeydi. bitime artık 10 dakika kalmıştı. denizlispor bir frikik kazandı. mahmut, topu erol’a pas olarak attı, barajdaki beşiktaşlı futbolculara sanki sihirli bir değnek dokunmuştu, hiçbiri bu sırada kıpırdamadı. erol da çok sert vurdu. top filelere gitmişti. 1-1.
galatasaray’da ise her şeyin bittiğinin sanıldığı, derwall’in gitmeye hazırlandığı anda bayram vardı. antalyaspor’u 3-1 yenmişler ve son haftaya bir puan önde girmişlerdi. istifası istenen derwall bu kez omuzlardaydı. baştacı edilmişti.
beşiktaş son maçında bursaspor’u deplasmanda 2-0 yendi. ama artık iş isten geçmiş, galatasaray, zalad’ın son derece hatalı goller yediği karşılaşmada eskişehirspor’u 2-1’le geçmiş ve şampiyonluk turunu atmıştı bile…
o yıllarda beşiktaş forması giymiş futbolcuların anıları;
fikret demirer (1978-1987): "82. dakika... hiç unutmuyorum. kenardan iki tane tabela kalktı. 8 ve 10... 2 oyuncu değişikliği rıza ile beraber ben oyundan çıktık. tam kalenin arkasındayız, merdivenlerin başında. eşofmanlar üzerimizde rıza ile ben. o firikik golünü gördük. çok kara bir gündü..."
gökhan kesin (1984-1996): "bir anda bittik. yani insanın kanının çekmek gibi birşey. bembeyaz kalıyorsunuz sahada. çünkü günü kurtaracak zamanda kalmadı. 87. dakika maçı öyle bitirmeyi düşünüyorsunuz. bırakın ikinciyi atmayı maç böyle bitsinde son haftayı düşünelim diye. bir anda 1-1 oldu. maç 1-1 bitti."
ziya doğan (1978-1987): "bütün takımın ağladığı maç olarak hatırlıyorum. çok haketmiştik şampiyonluğu..."
ali gültiken (1985-1996): "biri geliyor emeğinizi sizin elinizden alıyor gidiyor ve siz kötü taraf olarak kalıyorsunuz. yani bir maç önce kazanıp şampiyon olacak taraf iken oyundan sonra her şeyini kaybetmiş bir insan olarak ortada kalıyorsunuz. ve sezon bitiyor. yani bunun yükünü yaşayacağınız önünüzde 2 ay var. çok zor dönemler... "
not: parantez içinde futbolcuların beşiktaşta forma giydiği yıllar belirtilmektedir...
14 yaşındaydım fanatik bir galatasaray taraftarı olarak 14 yıldır şampiyon olamamanın nasıl bir şey olduğunu anlamaya çalışıyordum, denizlispor maçın 85. dakikasında frikik kazanmış o dönemde çok usta bir firikikçi olan erol topun başına geçmişti, beşiktaş 1-0 galipti ve maçı kazansa hemen hemen şampiyon olacaktı, aynı anda telefon çaldı annemin bir arkadaşı evladım annen evde mi diye sordu, ben tam annem diyecekken, erol 35 metreden topu fileye taktı aynı anda gol diye bağırarak telefonun ahizesini havaya fırlatmıştım, o anı hiç bir zaman unutamam ....