grosics 1926'da macaristan'ın dorog kentinde dünyaya gelmiş bir isim. kalecilik kariyerine 19 yaşında, doğduğu kentin takımı dorogi bányász'da başlayan grosics 1947-49 yılları arasında mateosz budapest, 1949-50 yıllarında ise teherfuvar takımında forma giyer. 1950 yılında transfer olduğu, fenerbahçe'nin uefa kupası'nda karşılaşacağı honved takımına transfer olur ki bu onun kariyeri için bir dönüm noktasıdır adeta. 7 yıl formasını giydiği takımda tam 4 şampiyonluk kazanır grosics. bu onu daha sonra efsane macar takımının arasına sokacak milli takıma seçilmesini de beraberinde getirir. grosics'in kalecilik stili dünya tarihinde "libero-kaleci" olarak geçecek bir tekniğin de başlangıcı olur. grosics bir çok pozisyonda defansın en gerisinde, toparlayıcı bir oyuncu gibi oynar ve bu performans onun üst üste 3 dünya kupasında da boy göstermesini getirir. 28 yaşında gittiği 1954 dünya kupası'nda bozsik, toth, zakarias, czibor, kocsis ve puskas gibi isimlerin forma giydiği ve finale yükselerek dünya kupaları tarihinin en sansasyonel maçlarından birisi olan bern mucizesi'nin gerçekleştiği karşılaşmada macar kalesini korur ama sahayı boynu bükük terkeder. 1958 dünya kupası öncesinde ise fc tatabanya'ya transfer olur. aslında çocukluğundan beri tuttuğu takım olan ferencvaros'a transfer olmak istemektedir ama o zamanın komünist yönetimi bu transfere engel olur. 1958'de takım ilk turda kupaya veda eder. 1962'de çeyrek finale çıkma başarısı gösterir. grosics bu kupadan sonra 36 yaşındayken ve 86 kez macar milli takımının formasını giymişken eldivenleri asar. grosics futbolu bıraktığında en büyük hayalini gerçekleştirememiş, ferencvaros'un kalesini koruyamamıştır.
aylar yılları kovalar ve futbolu bıraktıktan sonra ülkesinde yaşamına devam eden grosics 2008 yılında, 82 yaşındayken ferencvaros kulübünden bir teklif alır. macarların efsane kulübü, ömrü boyunca yeşil beyazlı renklere bağlı olan ancak komünistrejimin baskıcı tutumu ve yasaklamaları sonucu bu bağlılığını eyleme dönüştüremeyen grosics ile bir sözleşme imzalar ve macar efsanesi 82 yaşında, ferencvaros ile sheffield united arasındaki özel maçta takımıyla sahaya çıkar, kaleye geçer ve ilk dakika kaleyi korur. daha sonra da sahadan ayrılır. ferencvaros bu maçtan sonra 1 numarayı emekliye ayırır. o 40 saniye süren file bekçliğinden bile grosics'in eski günleri yad edercesine "libero-kaleci" özelliğine bağlı kalıp ceza sahası önünde dolaştığını görüyoruz. grosics bugün halen ferencvaros'un sözleşmeli oyuncusu durumunda.
ikinci dünya savaşı sırasında alman milli takımı'nın kaptanı fritz walter'i sibirya'ya kamplara gönderilmekten bir macar subayı kurtarıyor. aynı walter, dünya kupası finalinde macaristan önünde. macarlar önlerine gelene bol gol atıyorlar. hatta grup maçlarında batı almanya'yı 8-3 yeniyorlar. ama o alman takımı yedeklerden oluşturulmuş bir ekip. macarların büyük yıldızı ferenc puskas sakat sakat sahaya çıkıyor. "'ben sağlamken 8 atmıştık. şimdi sakatım 7 atarız" diyor. puskas dediklerini teyit edercesine daha 6. dakikada öne geçiriyor macaristan'ı. iki dakika sonra kohlmeyer'in hatalı geri pasını kovalayan czibor farkı ikiye çıkarıyor. bern'deki maçta farklı bir sonuç bekleniyor artık. 11. dakikada morlock, almanlar'a ümit veren golü atıyor. 16. dakikada peş peşe 3 korner atıyor almanya. bunların sonuncusunda fritz walter'in ortası kardeşi ottmar'ın kafasını ve kaleci grosics'in ellerini sıyırıyor. helmut rahn'a beraberlik golünü atmak kalıyor. 83'te aynı rahn, almanlar'a galibiyeti getiren golü atıyor. ancak 85. dakikada puskas bir gol atıyor. ama galli yan hakem mervyn griffiths yanlış bir ofsayt bayrağıyla kupanın kaderini değiştiriyor. maçtan sonra puskas, "biz ingilizler'e wembley'de 6 attık. galli yan hakem bunun intikamını aldı" diyor. ama olan olmuş ve almanya bir futbol gücü olarak yeniden dünya arenasına dönmüştür. bern mucizesi adıyla anılan bu maç sadece alman futbolunun değil alman ulusunun da savaş sonrası kendine gelmesini sağlamıştır.