gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, gençlerbirliği’nin takım olma yolunda kaydettiği ilerlemenin, hem skora hem de oyuna yansımasının kendisi açısından son derece sevindirici olduğunu söyledi.
fuat çapa, aa muhabirine yaptığı açıklamada, ligde karşılaştıkları takımların hiçbirine karşı özel bir hazırlık yapmadıklarını kaydederek, "her maçta kendi oyunumuzu oynamak için çabalıyoruz. bu bir takım oyunu. yaptığımız hazırlıklar, çalışmalar hep bu yönde. futbolu takım olarak oynamaya çalışıyoruz" dedi.
takımında ön plana çıkan oyuncuların yanında gizli kahramanların da olduğunu belirten genç teknik adam, "kaptanımız cem can sağ bekte büyük bir özveriyle oynuyor. her oyuncumuz arkadaşlarına yardımcı olmak için maçlarda büyük çaba harcıyor. herkes herkesin açığını kapatmaya çalışıyor. tum, mehmet sedef, curri belki gösterişsiz oynuyor ama istediğimiz takım oyununa büyük katkı sağlıyorlar" diye konuştu.
"takım olmadan yıldız olmaz"
takım olabilmenin önemine vurgu yapan fuat çapa, takım olmazsa yıldız futbolcunun da olamayacağını kaydetti.
teknik ekip olarak öncelikli hedeflerinin gençlerbirliği’ne "bir oyun karakteri" kazandırmak olduğunu belirten çapa, sözlerini şöyle tamamladı: "önce gençlerbirliği kazanacak. takım iyi olursa, tek tek bütün oyuncular da iyi oynar. hep söylüyorum takım olmadan, yıldız olmaz. bütün çalışmalarımızı takım olma yönünde yapıyoruz. hep bunu çalışıyoruz. iyi oldukça her hafta bir başka oyuncumuz oyun olarak öne çıkabiliyor ama aslında bütün futbolcularım görevlerini eksiksiz yerine getirmeye çalışıyor. karşılaşmalarda yardımlaşarak oynuyoruz. giderek daha iyi oluyoruz. gençlerbirliği kazandıkça, futbolcular da biz de kazanacağız. bu bilinçle çalışıyoruz."
süper lig'in 16. haftasında manisaspor'a konuk olacak ekibimiz, rakibi ile birinci lig tarihindeki 11. (6g, 1b, 3m, 15ga, 11gy) ve manisa'daki 6. (4g, 1b, 11ga, 1gy) maçına çıkacak.
gençlerbirliği'nin manisa deplasman karnesi alışılmışın çok dışında. çünkü kırmızı-siyahlıların rakibine karşı mutlak bir üstünlüğü var. bugüne kadar manisa'da oynadığı 5 maçta 4 galibiyet ve 1 beraberlik kazanan kırmızı-siyahlılar bu maçlarda 11 gol atıp sadece 1 gol yediler.
son iki hafta oynadığı (orduspor, trabzonspor (d)) maçları kazanan gençlerbirliği 22 puanla ligde 9. sırada yer alıyor. deplasman karneleri şöyle: 1g, 2b, 4m, 6ga, 14gy.
manisaspor ise 15. hafta sonunda topladığı 24 puanla 5. sırada yer alıyor. ev karneleri şöyle: 4g, 1b, 2m, 8ga, 8gy.
manisaspor deplasmanı deyince aklıma gelen ilk maç 2007-08 sezonu 22. hafta maçında oynadığımız ve 2-1 kazandığımız karşılaşma. fakat maçın ilginç olan yanı karşılaşmada değil de öncesinde. bir hafta boyunca tüm televizyon ve gazetelerin "çok sert bir kar yağışı geliyor" uyarılarına kulak asmayan ve maçtan bir gün önce ankara'dan deplasmana gitmek için toplanan yaklaşık 50 gençlerbirliklinin yoğun kar yağışı nedeniyle maç günü sabah saat 8'de ankara'ya dönmesi... "gidilemeyen deplasman hikayesi" olarak yıllardır gençlerbirlikliler arasında bolca anlatılan anı hakkında 2008'de yazdıklarım şöyle;
“cumartesi günü (16.02) saat 23:00'de 50 kadar gençlerbirliği taraftarı olarak mithatpaşa'da toplandık ve manisa'ya gitmek için kulüpten "bağımsız" olarak ayarlanan otobüsün gelmesini beklemeye başladık. millet yavaş yavaş toplanmaya başlamıştı ama ciddi anlamda bir kar yağışı da öğleden beri devam ediyordu. her gelen yanına kendini sıcak tutacak bir şeyler ve aynı zamanda yiyecek içecek bir şeyler getirmişti. kısacası ortam tam bir pikniğe gitme havasındaydı.
sonunda beklenen otobüs geldi ve hemen otobüste yerimizi aldık. kar yağışı dur durak bilmeden devam ediyordu ama açıkçası umurumuzda bile değildi çünkü ege'ye gidiyorduk ve ileride yol açılır nasıl olsa diye düşünüyorduk. nasıl döneceğimiz kimsenin aklının ucundan bile geçmiyordu. sivrihisarda mola verdik ve hep beraber eğlenceli bir fotoğraf çektirdik. fotoğraf çekiminden sonra gecenin ikisinde yapılan tezahürat görülmeye değerdi doğrusu. yarın tribün güzel olacak diye geçirdim içimden.
otobüslere doluşup yolculuğa devam ettikten sonra yeniden bir mola verdik. durduğumuz yer ıssız bir benzinlikti ama biz de sadece tuvalet molası için indiğimiz için sorun değil diye düşündük ama otobüsten iner inmez inanılmaz bir tipi olduğunu fark ettik. rüzgar ile kar o kadar kuvvetli esiyordu ki hem önümüzü göremiyor hem de ayakta durmakta güçlük çekiyorduk. ilerilerde ihtiyacı giderme çabaları yoğun soğuk nedeniyle başarısızlıkla sonuçlandı ve otobüse geri döndük.
yolculuk eğlenceli bir şekilde afyon'a 70 kilometre kalana kadar devam etti. otobüs durdu ve şoför yola devam etmek istemediğini söyledi. yolun yavaş yavaş buzlanmaya başladığını ve ileride yokuş aşağı ciddi bir yol olduğunu bu koşullarda gitmek istemediğini dile getirdi. otobüste bir gürültü koptu haliyle. her kafadan bir ses çıktı. kimileri yirmiyle de olsa yola devam etmemiz gerektiğini söylerken kimleri şoföre hak veriyordu. biraz haralagüreleden sonra şoför geri döndü ama tartışmalar 1 saat kadar sürdü. bu arada saatin sabah 4:30 olduğunu söylemek gerek. herkes memnuniyetsiz ve üzgündü.
güzel başlayan yolculuk sabah saat 8.00 da ankara'da noktalandı. bu arada ankara'da kar yağışı inanılmaz derecede devam ediyordu. evlerimize dağıldık. saat 13'e kadar uyuyup 13:30'daki maçı dinlemek için uyandık ve maçı radyodan takip ettik. burhan'ın golüyle mutlu olduk. rafael'in golüyle üzüldük ve ısaac'in golüyle tekrar mutlu olduk…”
bir kaç yıl önce gece vakti yola çıkıp, sabah manisa'ya varamadan geri evlerimize dönmek zorunda kaldığımız deplasmandan bu yana manisa maçları özeldir. sanırım manisa'da da manisaspor'a karşı ciddi bir üstünlüğümüz bulunuyor. bu maçta da hem istatistiklerin hem de son bir kaç haftadaki güzel oyunun özgüveni ile televizyonun karşısına geçtik. kimi zaman manis karşısında geriye çok yaslansak da ilk devredeki belki de en net pozisyon bizimdi.
devre arasında facebook'a baktığımda bir dostun tum ile ilgili kafa topçusu yorumu okuyup ikinci devrenin yarısı gelmeden tum'un kafa golünün gelmesi güzel oldu doğrusu. bunun yanında özellikle maçın sonlarına doğru birlikte maçı izlediğimiz beşiktaş'lı bir arkadaşın birde manisa'lı oluvermesi de seyrin en ilginç anlarındandı.
fuat hoca iki hafta önce devre için puan hedefini 24 olarak koymuştu. şu an hedefe bir maç ve bir puan kaldı. sekiz günde dokuz puan aldık. ve güzel tarafı bunların ikisinin deplasman maçı olmasıydı.
seyirciye gelince. yaklaşık 10 kadar seyircimiz vardı sanırım maçta. manisa seyircisi ise bildiğimiz gibiydi. geçmişte kazandığımız bir maçtan sonra bizim takımı tribüne çağıran ve biz takımımızı alkışlayacaklar diye beklerken küfürler yağdırmaya başlayan taraftarlar biraz daha light da olsa bu maçta da fena değildi. bu tür maçları her seyrettiğimde bir kez daha gençler taraftarı olduğum için kendimle ve taraftar arkadaşlarımla gurur duyuyorum.
14. dakikada mehmet sedef'in pasında topla buluşan azofeifa'nın ceza alanı dışından attığı sert şutta, kaleci ilker meşin yuvarlağı kornere çeldi. 15. dakikada soner'in sol kanattan yaptığı ortada, penaltı noktası yakınındaki kulusic'in kafa vuruşunda topu kaleci ilker uzaklaştırdı. 20. dakikada nizamettin'in ara pasında ceza alanında simpson'dan önce davranan kaleci ramazan topu kontrol etmeyi başardı. 40. dakikada mehmet'in sol çaprazdan kullandığı serbest vuruşta, ceza alanındaki dixon'un kafa vuruşunda kaleci ramazan topu kornere çeldi. karşılaşmanın ilk yarısı golsüz berabere tamamlandı. 60. dakikada gençlerbirliği öne geçti. tum'un pasında sol kanatta topla buluşan mehmet sedef'in ortasında, kaleci ilker'i de geçen topu manisasporlu savunma oyuncuları kornere çeldi. soner'in sağ kanattan kullandığı köşe atışında, ceza alanı içinde topa iyi yükselen tum'un kafa vuruşunda top ağlara gitti: 0-1 65. dakikada klukowski'nin sol kanattan yaptığı ortada, ceza alanı içinde makukula topu kafayla mehmet'in önüne bıraktı. mehmet'in sert şutunda kaleci ramazan topu kornere çeldi. 73. dakikada korner atışının ardından gençlerbirliği kale önündeki karambolde, isaac'in vuruşunda, kale çizgisi önündeki savunma oyuncuları topu uzaklaştırdı. 85. dakikada murat erdoğan'ın pasında sol kanatta topla buluşan mehmet, ceza alanı içindeki isaac'a topu aktarmak istedi, ancak savunma oyuncuları araya girerek tehlikeyi uzaklaştırdı. 90+2. dakikada hızlı gelişen gençlerbirliği atağında sağ kanattan zec'in pasına hareketlenen ceza alanı içindeki curri, uygun durumda olmasına rağmen istediği vuruşu yapamayınca top auta gitti. 90+5. dakikada hüseyin'in ceza alanı dışından attığı sert şutta, kaleci ramazan topu kornere çeldi. kaleci ilker'in de rakip ceza sahasına gittiği köşe vuruşundan manisaspor faydalanamadı. karşılaşma, gençlerbirliği'nin 1-0 üstünlüğüyle sona erdi.
spor toto süper lig'in 16. haftasında evinde gençlerbirliğini konuk eden manisaspor sahadan 1-0 mağlup ayrıldı.
manisaspor çephesi
maçın ardından basın toplantısında konuşan manisaspor teknik direktörü kemal özdeş, "kaybettiğimiz için üzgünüm. maçtan önce bu maça ayrı bir önem vermiştik. bugün kazanıp ligin 8. sırasındaki rakibimize puana 5 puan fark atıp ilk yarıyı, ilk 8'de bitirmek istiyorduk. çok durağan bir ilk yarı geçirdik. tempomuz bu yüzden düştü. ikinci yarıya daha iyi başladık. gol atmak için hücum yapmaya çalıştık. sonuna kadar gol atmak için mücadele ettik ama kaybettik. bundan sonra önümüzdeki maçı kazanabilecek tutumu
sergilememiz gerekiyor. önümüzdeki galatasaray maçı beni heyecanlandırıyor. inşallah ligin ikinci yarısında başarımızı tekrarlayacağımızı düşünüyorum" dedi.
maç öncesinde zorlu bir takıma karşı oynayacaklarını bildiklerini kaydeden manisaspor'un genç oyuncusu yiğit gökoğlan da "gençlerbirliği takım savunmasını iyi yapan bir takımdı. gol yememek istiyorduk. ilk golü bizim atmamız gerekiyordu. ilk yarı biraz daha becerikli olabilseydik golü bulacaktık. galibiyetle ayrıldılar onları tebrik ediyorum. galatasaray maçını kazanmak istiyoruz. galatasaray'da 4 haftadır galip geliyor ve iyi bir ivme kazandı ama biz büyük maçlarda daha iyi motive oluyoruz. orada
beraberlik için değil, galip gelmek için oynayacağız ve galibiyet serisine son vermek istiyoruz" diye konuştu.
manisasporlu savunma oyuncusu jerry akaminko ise "zorlu bir maç olacağını biliyorduk. taraftarımız ve herkes bizden 3 puan bekliyordu. lig uzun maraton bir tane kaybettiğimiz maçın üzerinde kalmamız gerekiyor. önümüzdeki maçlarda bu mağlubiyetleri telafi etmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.
gençlerbirligi çephesi
fuat çapa: "beklediğimiz çıkışı yaptık"
manisaspor'un çok iyi bir takım olduğunu bildiklerini kaydeden gençlerbirliği teknik direktörü fuat çapa, şöyle konuştu:
"baktığınız zaman oyun felsefesi aynı olan iki takım karşılaştı. bizim dezavantajımız hafta içinde maç oynamamızdı, rakibimiz ise boş geçmişti. hava şartlarına baktığımız zaman futbolcuların fiziksel anlamda iyiydi. takım halinde iyi oynadık. beklediğimiz alanları bulduk. şunu gördük ki zaman zaman konsantre eksikliği yaşıyoruz. oyuna genel anlamda baktığınız zaman son 10 dakikaya kadar galibiyeti hak ettiğimizi düşünüyorum. skoru 2-0, 3-0 yapabilecek pozisyonumuz vardı. son 10 dakikada kalecimiz ön
plana çıktı. bizim için sevindirici olan galip gelmemiz ve türk futbolunu yeni isimler kazandırmamız oldu. beklediğimiz çıkışı yaptık. her geçen gün takımımız biraz daha iyi organize oluyor. bu skorlar bizim için sürpriz değil."
galibiyetten dolayı tüm takım arkadaşlarını tebrik ederek sözlerine başlayan gençlerbirliği oyuncusu cem can, "herkes çok iyi mücadele etti. maçın başında net bir pozisyon vardı onu değerlendirmedik. onun dışında golü bulduk. manisaspor'a maçın sonlarına doğru pozisyon verdik. buradan net bir galibiyet aldığımız için mutluyuz" dedi.
gençlerbirliği'nin genç futbolcusu soner aydoğdu ise "takımdaki abi ve arkadaşlarımı tebrik ediyorum. 3 puan almak için elimizden geleni yaptık. maçın hakkı bizimdi diye düşünüyorum. oyunun genelinde top hep bizim tarafımızdaydı. iyi bir gidişatımız var. haftaya ibb maçı ile bu çıkışımızı sürdürmek istiyoruz" şeklinde konuştu.
geçen pazar günü ankara’daki orduspor ve çarşamba günü trabzon’daki trabzonspor galibiyetlerinin ardından çıkışa geçen ekibimizin rakibi bu sezon güzel bir çıkış yakalayan ve aynı zamanda yukarıdaki en önemli rakiplerimizden biri olan manisaspordu.
maç öncesinde manisadaki “nefis” istatistik içimizi ferahlatsa da, hem hurşut’un kart cezalısı olması, hem de çarşamba maçından ötürü takımın yorgunluğunu düşününce bir puan da olabilir diye düşünüyordum.
ankara’da güneşli ve hafif rüzgarlı bir hava vardı. buna rağmen ural’dan aldığın “ödünç” atkının uğuruna güvenerek boynuma bağladım ve trabzon maçında olduğu gibi yine tanıl abilere doğru yol aldım. havanın sıcaklığı ile birlikte aşağı ayrancıdan cinnah’ın sırtlarına doğru yürüyüşüm sırasında biraz bunaldım. tanıl abilere girer girmez “abi kendimi sümela manastırına çıkan keşişler gibi hissettim valla” dedim. tanıl abi de bir süre durdu ve “aslına bakarsan doğru. maç izlemeye geliyorsun. bu da bir haç sonuçta” diye ekledi… maç dengeli başladı. her iki takım da birbirinden çekiniyordu ama bizim defans ve orta saha takım olarak topu daha çok tutup, paslaşarak “akıllıca” oynuyordu. hurşut’un yerine oynayan mununga’dan çok şey beklediğimizden olacak çok top eziyordu. yasin ise çok istekli görünmüyordu. bu yüzden kanatlardan çok etkili olamıyorduk. fakat hem rakip oyununu bozmak hem de pozisyon vermemek için topluca yapılan baskı ve defanstaki yardımlaşma çok iyiydi. bu yüzden rakibe çok net pozisyon vermiyorduk. curri’nin devre sonuna doğru orta sahadan tum’a çıkarttığı “nefis” asisti tum’un kaleci ile karşı karşıya kalmasına rağmen kötü bir vuruşla dışarı göndermesi ilk yarının en net pozisyonu idi.
ikinci yarı başlarken “61. dakikada golü atarız” diye bir öngörüde bulundum. maçın 59. dakikasında soner’in korneri ve tum’un hatalı çıkış yapan manisa kalecisinin üstünden topu filelere göndermesi ile çıldırdık. sevinç için ayağa fırladığımızda elimde mekik vardı. tanıl abiyle bir türlü “çak” yapamadım sonra da çok güldüm…
tanıl abi 61. dakika öngörüm için beni tebrik etti ve “sonuçta birkaç dakikalık oynama elbette olabilir” dedi. golden sonra manisa baskı kurmaya başladı. bu arada fazla geriye yaslanmaya başladık. derken maçı tekrar dengeledik. bu arada soner ve curri ile kaçırılan net pozisyonlar derken 90+4’de uzaktan atılan bir şutu ramazan’ın parmaklarının ucu ile dışarı çıkartması efsane idi. bu kurtarıştan birkaç dakika önce tanıl abiye “maç bitmedi ama…” diyerek ramazan’ın güzel oyunu hakkında bir bilgi verecektim. ama tanıl abi, “maç bitmeden maçı kazandık saymayı çok büyük uğursuzluk sayarım. aman” uyarısı üzerine cümleyi yarıda kestim ve “tamam abi maçtan sonra anlatayım” dedim… o da “başlamış olman bile uğursuzluk olabilir” diye güldü. sonra da ekledi “tamam tamam. cümleyi tamamlamamıştın bu sayılmaz!”
maç 1-0 bitti ve 7 günde 9 puan kazanıp 6. sıraya yerleştik. gelecek yıl avrupa’ya gitme konusunda içimizde umutlar yeşerdi… hadi bakalım hayırlısı…
maçtan sonra tanıl abi ile sezon başında ramazan’ın ve takımın performansı hakkında bu kadar “büyük” şeyler beklemediğimizi konuştuk. sezon başında 16. haftada ramazan kendini çok geliştirecek ve gençler 25 puanla 6. sırada yer alacak deseler inanmazdık doğrusu…
my head is starting to get a bit giddy. just one match before the end of the first-half of the season and genclerbirligi are in sixth place. not only that but we are playing good football that is fun to watch, even when we lose or grind out a 0-0 draw. considering that at the beginning of the season i put gencler down as one of the teams most likely to go down... this is amazing stuff.
manisa 0 - 1 genclerbirligi
having been told to stay at home on sunday i had to rely on my trusty little radio to follow today's match. unfortunately my one-year-old nephew loved the radio too and played havoc with the reception for the full 90 minutes.
that's my excuse in early. from the first half i understood that neither side was great but that we really should have gone ahead except that herve tum again missed in a one-on-one situation with the manisa keeper. oh dear, that man makes me groan at times.
he made up for it though in the second half when he scored a header from an azofeifa corner. that's becoming a bit of a habit for gencler. tum misses a sitter and then gets a header a bit later on.
i can't be totally sure but it sounded like we had a few great opportunities towards the end but all were blown. manisa also fought like hell but ramazan had another great match in goal.
er... that's it really.
a few matches ago, i think it was after we beat besiktas, sir eski kanka predicted a european spot for gencler. i laughed at the time... but maybe he was onto something.
temsilci: cemil dönmez, mustafa karaosmanoğlu, mümtaz necimoğlu
manisaspor: ilker avcıbay, hüseyin tok, nizamettin çalışkan (dk. 82 yiğit incedemir), yiğit ismail gökoğlan (dk. 61 ahmet ilhan özek), mehmet güven, promise isaac, joshua christopher simpson (dk. 60 aziza makukula), jerry akaminko, murat erdoğan, michael wladyslaw klukowski, jimmy dixon
yedekler: volkan babacan, carlos eduardo de souza floresta, hikmet balioğlu, bekir yılmaz
teknik direktör: kemal özdeş
gençlerbirliği: ramazan köse, mehmet seyfettin sedef, debatik curri, aykut demir, cem can, randall azofeifa corrales (dk. 58 mehmet akgün), yasin öztekin (dk. 72 erdal kılıçaslan), ante kulusic, soner aydoğdu, joachim lubangwana mununga (dk. 84 ermin zec), herve germain tum