isveçli oyuncuyu tutan fiorentina'lılar ateş püskürüyor. daucik yüzünden ikilik çıktı
roma,
fioren'tina'yı tercih edeceği bildirilen can'dün roma kulübü de ümidini kesmemiştir.
idareciler iddialarından vazgeçmediklerini ve can'ı pazartesi gübü romada beklediklerini açıklamışlardır. selahaiyetli kimseler «organizatörü vasıtasiyle yaptığımız ön anlaşmanın bozulacağını tahmin etmiyor ve can'ı bekliyoruz. ancak bizim teklifimize yanaşmazsa kendisi bilir» demişlerdir.
fiorentina'da ikilik çıktı
ispanyanın real betis takımından takımınitalyaya getirilen çekoslovak janko daucik, fiorentinada ikilik çıkmasına sebep olmuştur. isveçli jonsson'un spal kulübüne bir sene için kiralanması karşısında ilk reaksiyonu meşhur sağaçık hamrinb göstermiş ve «bu büyük hata. onu verip janko'yu almak manasızlıktır» demiştir.
jonsson'un çok iyi bir oyuncu olduğunu söyleyen hamrin, daucik'in üç sene için 60.000.000 liret alacağını işitince, «fiorentina suarez'i alsaydı sesimi çıkarmazdım. fakat madem ki daucik 60 milyon alacak, ben de gelecek sene kontratım bittiği vakit konuşacağım» demiştir.
antrenör hidegkuti'nin seyretmeye fırsat bulamadığı daucik, doktor muayenesi olmuş ve antrenmana çıkmıştır. kendisi hakkında idarecilerin kanaati müsbet olmuştur. hidegkuti «daucik deneecek. şimdilik elimizde tutuyoruz. can'ı da göreceğiz. ondan sonra bir karar vereceğiz» demiştir.
fiorentina tarafından spal'a satılan isveçli torjörn jonsson, hava alanında all sport gazetesi muhabirine verdiği beyanatta «yerimi can adında bir türk futbolcusu alacak» demiştir. göteborg takımından 800.000 krona fiorentina'ya satılan isveçli oyuncu bu takımda muvaffak olamadıgı için spal'a kiralanmıştır. isveç'te halen 15 günlük bir izinde bulunan 26 yaşındaki bu futbolcunun verdiği beyanat can'ın fiorentina'ya alınacağını göstermektedir.
yatağından kalkamayan ayağı alçılı santrfor can'ın kendisine destek olacağını söyledi
halit kıvanç romadan yazıyor
bir ayağı alçıda olan ve palermo'nun favorita stadının lojmanlarında yatan metinle telefonla konuştum. gazetelerin kendisinden «talihsiz futbolcu» diye bahsettikleri metin, yemeğini bile yatağına getirdiklerini söyledikten sonra sakatlığını şöyle anlattı: «- geçen pazar lecco ile oynadığımız maçta lecco sanrhafı ayak bileğime bastı. burkulan ayağımla 90 dakikayı tamamladıktan sonra bilek kemiğimin çatladığı anlaşıldı. alçıya aldılar. bir kaç gün sonra alçıyı değiştirdiler. önümüzdeki hafta çarşamba veya perşembe günü alçılardan kurtulacağım. türkiye'den çok arzulu gelmiştim. iyi oynamak azmindeydim. fakat ilk andaki bu sakatlık beni manen yıktı.»
doktor raporuna göre 10 aralıktan evvel lig maçında oynayamıyacak olan metin'e palermolu idareciler büyük alaka göstermektedirler.
can'ın transfer haberine memnun olan metin «çok sevindim. inşallah italya'ya gelir. bu benim için teselli ve takviye olacak. can'a güveniyor ve italya'da başarıya ulaşacağına inanıyorum.» dedi.
kendisine can'ın fiorentina ve roma'dan hangi kulübü seçmesinin daha doğru oalcağını sordum. şunları söyledi: «tabii her futbolcu her takımda kendisini göstermek için çalışır. bana kalırsa romada oynaması daha iyi olur... seviyeli taraftara ve iyi bir kadroya mâlik olan roma bende çok müsbet bir intiba bıraktı. can'ı iyi tanırım. oyun stiline ve zevkine en uygun kulüp roma'dır. üstelik jonsson'un satışından dolayı fiorentina'da tatsız bir hava esmekteymiş. bu, şüphesiz kapris sahibi diğer futbolcuların can'ı harcamalarına da sebep olabilir. ben olsam roma'yı tercih ederdim. ama karar gene can'a ait. ben italya'ya gelsin istiyorum. kendisini görmek beni mes'ut edecek.»
fiorentina'nın şehrimizdeki temsilcileri ile anlaşan bartu, kontratı yarın imzalayacak. can, nürnberg maçında oynayamayacak
fenerbahçe'li can bartu, fiorentina kulübünün dün şehrimizde maçı seyreden iki temsilcisine, yaptıkları teklifi kabul ettiğini bildirmiştir.
can bugün 12.45 te fiorentina kulübü teknik müaviri sergio ristori ve antrenör yardımcısı giuseppe chiapella ile birlikte italya'ya gidecektir. can bartuya fenerbahçe kulübü adına gerekli anlatmayı yapacak olan fikret kırcan da refakat edecektir. kırcan'dan başka mutavassıt kabul edilmiyecektir.
fenerbahçe idare heyeti ile iki italyan temsilcisi arasında yapılan görüşmede tam bir anlaşmaya varılmıştır. fiorentina can'a 33.000, f. bahçeye 17.000 dolar ödeyecektir. transfer ücreti 50.000 doların üstüne çıktığı takdirde fenerbahçe bundan da hisse alacaktır.
fiorentinaya gitmekten büyük sevinç duyduğunu belirten can «fenerbahçe forması altında oynadığım son maçta takımımın galip gelmesini isterdim. yenildiğimiz için üzgünüm. artık bundan sonra italya'da oynayacağım. gayem türk ismini avrupada biraz daha duyurmak ve başarıya taşımaktır. allah yardımcım olsun.» demiştir.
dünkü beşiktaş - fenerbahçe maçından sonra chiapella ve ristori can hakkındaki kanaatlerinin değişmediğini kendisini beğendiklerini söylemişlerdir.
can, nürnberg maçında oynayamayacak
çarşamba gününe kadar kontratı imzalayacak olan can'ın lisansı torino maçına yetiştirilecektir. bu duruma göre can, 3 aralıkta nürnberg maçında oynayamıyacaktır.
fenerbahçe dönüşte 6 aralıkta insbuurk'ta 1500 dolar karşılığınmda avusturyanın wacker takımı ile oynadıktan sonra 13 aralıkta da 2300 dolar mukabilinde fiorentina ile karşılaşacaktır.
fiorentina da 3000 dolar karşılığında iki maç oynamak üzere mayısta türkiyeye gelecektir.
hava alanında roma'nın teklifini reddeden can bartu, floransa da
antrenör hidegkufi tarafından karşılanan can, fiorentina ile mukavele imzalıyor
halit kıvanç bildiriyor
floransa
fiorentina ile ön mukavele imzalayan can bartu dün mahalli saatle 22.00 de floransa'ya gelmiştir.
yanında fenerbahçe adına fikret kırcan, antrenör szekelly ile fiorentina kulübü teknik müşaviri ristori ve antrenör yardımcısı chiapella bulunan milli futbolcuyu tren istasyonunda fiorentina kulübü idarecileri ve antrenör hidegkuti karşılamıştır.
hidegkuti, can bartu'ya «hoş geldin» demiş, kendisini floransa'da görmekten memnuniyet duyduklarını ifade etmiştir.
idarecilerle birlikte doğruca misafir edildiği otelde istirahata çekilen milli futbolcu bu sabah, firenze stadında hafif bir antrenman yapacaktır.
sabah 12.45 te istanbul'dan hareket eden ve saat 16.00 da roma'ya varan can bartu, uçak yolculuğunun yorucu geçtiğini ifade etmiş ve italya'da türk futbolunu temsil edebilmek için elimden gelen bütün gayreti sarfedeceğim. demiştir.
halen ligde dördüncü durumda bulunan fiorentina kulübü can'a 50.000 dolar transfer ücreti (17.000 dolarını f. bahçe alacak) ve ayda 3000 tl üzerinden maaş ve bir de lojman verecektir.
roma kulübü idarecileri, 35 milyon lirete talip olduktan can'ı dün roma hava alanında karşılamamışlardır. roma'lı idareciler «can, fiorentina'yı tercih etti. bu durumda ısrarımızın manası yok.» demekle yetinmişler ve can'a talip oldukları için kadrolarında boş bulunan bir ecnebi futbolcu kontenjanının, can'ın teklifi reddetmesi sebebiyle yeni sezona kadar doldurulmıyacağını söylemişlerdir.
roma kulübü adına can'ı transfer etmekle vazifeli olan organizatör morelli, hava alanında fenerbahçe antrenörü szekelly ile münakaşa etmiştir. morelli, szekelly'nin istanbul'da kendisine söz verdiğini açıklamış ve «fiorentina'yı tercih edişin, evvelce verilen söze bir sadakatsizlik olduğunu» ileri sürmüştür. antrenör szekelly ise, morelli ile böyle bir taahhüde girilmediğini ve esasen de girişmeye selahiyeti olmadığını iddia etmiştir.
can bugün doktor muayenesini yaptıracak ve çarşamba gübü ne kadar lisansını tescil ettirerek floransa'nın malı olacaktır. can bu hafta pazar günü fiorentina'nın torino ile yapacağı lig maçında oynayacaktır. can, bu sebeple 3 aralıkta fenerbahçenin nurnberg'le yapacağı maçta sarı - lacivertli formayı giyemiyeceği için üzgün olduğunu söylemiştir.
mithatpaşa stadında fenerbahçe taraftarları, bilhassa rakip kaleciyi kızdırmak için arasıra böyle bağırırlar ya: «can geliyor... can geliyor...» işte kaç gündür italya'da da bu tempo dolanıyor sanki... gazetelere bakın: «can geliyor. can geliyor...» roma kulübünün kapısından dinleyin: «can geliyor. can geliyor...» floransa şehrine uzatın kulağınızı: «can geliyor. can geliyor.» evet, gelmesine geliyor ya can... ama nereye geliyor, kime geliyor? romalılara göre roma'ya, floransa'lılara göre de floransa'ya... bana sorarsanız? can'ı bilmem ama, ben buraya can için geldiğimi gayet iyi biliyorum.
* aslında roma kulübünün içiçe salonlar, odalarla ve masa başlarındaki ciddi memur tipleriyle dolu manzarası, bir spor kulübünden çok. iyi döşenmiş ve muntazam işleyen bir devlet dairesini andırıyor. 15 oda, toplantı salonları, başkan, ikinci başkan, sekreter odaları, birinci, ikinci, genç takım büroları... ve bir dolu da «signor dottore» ünvanlı görevliler... 25 de... evet. 25 kişi de idare heyeti... inanmadım da, listesini istedim, verdiler. roma kulübünün idare heyeti tam 25 kişi... «bizde de böyle olsa» dedim kendi kendime.. fakat sonra birden vazgeçtim... malûm: bizde hemen her idarecinin takımda sempati duyduğu b!r oyuncu, gerçek deyimle bir «adamı» vardır.. eeee bizim kulüpler de roma gibi yapıp idare heyetini 25 kişiye çıkarırsa... takımların da sahaya 11'er değil 25'er oyuncuyla çıkmaları gerekecek...
* roma kulübü idarecileri de, taraftarları da çok mağrur... «dünyanın en güzel şehri roma, en iyi kulübü roma» sloganına öylesine sıkı sarılmışlar ki ikinci başkanları «can'ı bekliyoruz.» demişti. «gelirse buyursun... gelmez de başka kulübe giderse... güle güle... biz pele'nin peşinden bile koşmayız...» hani işim olmasa gidip pele'yi getirmeyi ve şuikinci başkanın pele'nin peşinden koşup koşmayacağını görmeyi çok isterdim...
* fiorentina idarecileri daha akıllı göründü bana... yandan çekoslovak futbolcusu yanko daucik'le flört ediyor, bir yandan da bizim can'a kur yapıyorlar... bir gönülde iki sevda... olur mu dersiniz? fiorentinanın sadece bir oyuncu alma hakkı olduğuna göre, biraz zor... zor değil, imkansız... fakat dediğim gibi, çok akıllı floransalılar... ikinci antrenörleri istanbulda can'ı kaçırmamak için «yanko daucik'i geri yolladık» derken, aynı günün akşamı italyan televizyonu daucik'i idman yaparken gösteriyor ve «fiorentina'nın yeni yabancı futbolcusu» diye takdim ediyordu..
lecco maçında sol ayak bileği çatlayan metin oktay, ayağı alçılı olarak yatmakta ve kati bir istirahata çekilmiş bulunmaktadır.
yatağından hiç çıkmayan, ayağı al.ılı santrafor, kulüp idarecilerinin ve antrenör remondinin'nin kendisiyle yakından alâkadar olmalarından duydupu memnuniyeti belirtmiş ve talihsizliğime yanıyorum. fakat kısa zamanda iyileşerek bana gösterilen teveccühe layık olacağım.» demiştir.
metin, can'ın italya'ya gelmesine de sevindiğini belirterek «çok iyi bir arkadaşımı italya'da görmekten büyük haz duyacağım. keşke can'la aynı takımda oynayabilseydik. fakat gene de onun burada olması beni memnun edecek. telefonda sesini duyabilmek veya takımlarımızın aynı şehire yaptığı seyahatte görüşmek, bana yalnızlığımı unuttaracaktır.» demiştir.
yatağının baş ucuna astığı türk bayrağı ve son italyanca caz plâklarıyla teselli bulan santrforu, italyaya gelen türkler ve palermo taraftarları ziyaret etmektedir.
dünkü denemeden sonra, hidegkuti can "artık fiorentina'lı oldu!"
mukavele bugün imzalanıyor. 50 dakikalık maçla can'a pas vermeyen hamrin proteslo edildi
halit kıvanç
floransa,
fiorentina stadında dün 50 dakikalık bir denemeye tâbi tutulan can bartu büyük bir takdir toplamıştır.
antrenör hidegkuti ile italyan basın mensupları ve binlerce fiorentina taraftarının dikkatle ta kip ettiği deneme maçında can fevkalâde hareketler yapmış ve birbirinden güzel iki şut atmıştır. hemen herkes türk futbolcusunun fevkalâde meziyetlere sahip olduğunu kabul etmiştir.
dün sabah saat 10 da kaldığı otelde can'ı ziyaret eden macar antrenör hidegkuti genç futbolcuya «seni antrenmana çıkartacağım, hazırlan» demiştir. can, büyük bir serinkanlılıkla hidegkuti'ye «pekiyi, hazırım» şeklinde mukabelede bulunmuştur.
hidegkuti : «10 numaralı forma senin»
saat 11 de hidegkuti, can bartu'yu firenze stadına götürmüş ve futbolcumuzu orada bulunan idareci ve futbolcularla tanıştırmıştır. daha sonra can bartu, fiorentina takımının solbeki robotti ile 15 dakikalık hafif bir antrenman yapmıştır. hidegkuti ile birlikte tekrar otele dönen can, öğleden sonra aynı stadda 50 dakikalık antrenman maçında oynamıştır. rakibi çekoslovak asıllı daucik'le birlikte soyunma odasına gelen can bartu, gayet soğukkanlı hareket etmiş ve masörün kendisine verdiği (b) tukımına alt yeşil formayı bir hızda sırtına geçirmiştir. tam bu sırada antrenör nandor hidegkuti soyunma odasına gelmiş ve elindeki 10 numaralı kırmızı formayı can'a uzatarak; «senin forman bu» demiştir. böylece can, antrenman maçına antrenörün müdahelesiyle (a) takımı formasıyla çıkmıştır.
bütün gözler türk futbolcusunda
firenze stadında binden fazla seyircinin, idarecilerin ve bütün italyan gazetelerinin muhabirleriyle, fenerbahçe antrenörü szekelly ve umumi kaptanı fikret kırcan'ın takip ettikleri deneme maçı saat 14.30 da başlamıştır. (b) takım kalesini fiorentinanın asıl kalecisi sarti müdafaa etmiştir. can'ın dahil olduğu forvet ise şu şekilde kurulmuştur: hamrin, dell'angelo, milani, can, ceceherini.
bütün gözleri üzerinde toplayan futbolcumuz ilk müsbet hareketini kendisinin transferine itiraz eden sağaçık isveçli kurt hamrin'e çok güzel bir pas atarak yapmıştır. bundan sonra genç türk futbolcusu yeşil çimenler üzerinde adeta bir bale yapar gibi rahat oynamaya başlamış ve 20. dakikanın dolduğu sırada iki tane kurşun gibi şut çıkarmıştır. bunlardan biri kaleci sarti'yi geçtiği halde direğe çarparak geri dönmüş, diğeri ise avtla neticelenmiştir.
istanbuldaki en iyi oyunlarından birini çıkartan ve serinkanlı gözüken can bartu bir defasında yine hamrin'le paslaşarak kaleye kadar inmiş, fakat isveçli sağaçık çok müsait pozisyonda olmasına rağmen topu can'a vermemiştir. hamrin'in bu hareketini seyirciler sert bir şekilde protesto etmişlerdir. 50. dakikanın sonlarına doğru ise can, milani'ye, hamrine' ve ceceherini'ye gollük toplar zuatmıştır. antrenmanın sonunda gerek idareciler, gerekse italyan basın mensupları can'ı tebrik etmişlerdir.
hamrin: «can fevkalade bir futbolcu»
antrenman maçından sonra johnsson'u tutan ve can'ın fiorentinaya alınmaması için aleyhte hava yaratan kurt hamrin, can için «fevkalâde bir futbolcu. hiç ayağında top tulmuyor ve mükemmel paslar dağıtarak pozisyon hazırlıyor» demiştir.
milani ise: fiorentina'nın zorlu maçlar oynadığını, bu sebeple can'ın iyi oyununa forvet hattında yer alan arkadaşlarının ayak uyduramadığını söylemiştir.
can'ı budapeşte'deki csepel maçında tanıyan ve fiorentinaya davet eden antrenör hidegkuti ise «can ilk deneme maçında beni mahçup etmedi. ona peştede hayran olmuştum. aradan geçen iki yıllık zaman can'ı daha da olgunlaştırmış. kararımı elbette onun lehine kullanacağım.» demiştir.
1.91 boyunda, atletik kabiliyetli ve topa çok sert giren çek asıllı daucik ise deneme maçında ancak bir iki müsbet defa topu ıskalamıştır.
fenerbahçe - beşiktaş maçını takip ettikten sonra can'ı italya'ya getiren chipella ile ristori de memnuniyetlerini belirtmiş ve can'ın kısa zamanda italyada parlayacağını söylemişlerdir.
dünkü deneme maçında fiorentina'lı idareciler tarafından çok beğenilen fenerbahçeli can bartu, bugün yeni kulübü ile 1.5 senelik bir mukavele imzalayacaktır.
can'a fiorentina kulübü 50.000 dolar trasnfer ücreti ve 300 dolar aylık verecektir. dün akşam, kulüp lokalinde doktor muyanesine tabi tutulan can, bu sabah hastahane röntgeni çekilecek ve kan tahlili yapılacaktır.
50 dakikalık deneme maçında göz dolduran ve herkesin takdirini toplayan can, «pazar günü beşiktaş maçı, pazartesi gübü uçak, aynı gün trenle floransa'ya geçiş ve ertesi günü de deneme maçına çıkmak beni bir hayli yordu. fakat hidekguti'nin bana, kendinmi göster can, demesi karşısında deneme müsabakasına çıkmamazlık yapamazdım.» demiştir.
sarı - lacivertliler cuma günü gidiyor. can'ın fiorentina'ya transferi almanları sevindirdi.
nürnberg, özel
nürnberg, 3 aralıkdaki maç için fenerbahçeyi endişe ile beklemektedir. nürnbergin son lig maçında uğradığı 3-0'lık mağlûbiyeti kulüp çevrelerinde tenkid mevzuu olmakta devam etmektedir.
takımın son durumu hakkında bir açıklama yapan antrenör wildmayer, «eintracht frankfurt, ligin en iyi giden takımıdır. ben de kendi sahamızda bu derere farklı yenilmemizi normal karşılamıyorum. fakat, rakibimizin kudretini takdir etmek gerekir.» demiştir.
nürnberg'in fenerbahçe ile yapılacak rövanş maçına iyi hazırlandığını belirten antrenör. can'ın fiorentina'ya transfer olduğu haberinden duyduğu memnuniyeti gizlememiş ve «şansımız arttı» diye konuşmuştur.
antrenman maçını seyreden italyan gazetecileri can'ın kısa zamanda italya'nın şöhretli yıldızları arasına gire-ceğini söylemişlerdir.
gazeteler 50 dakikalık deneme maçının bu hükmü verebilmek için kafi olduğunu ifade etmiş «can bilhassa sol ayağıyla çok iyi top kullanıyor» şeklinde konuşmuşlardır. corriere dello sport, gazetta dello sport ve diğer gazeteler de can'ın italyaya gelişiyle ilgili olarak geniş malûmat vermişlerdir. corriere della sport, bu arada fiorentina'nın can'ı transfer etmek için satışa çıkardığı isveçli jonnsson'un spal kulübünde mali bir ihtilaf yaratarak transferini geciktirmesini ağır bir lisanla tenkid etmiş ve «isveçli hamrin arkadaşını koruyor. fakat fiorentina can'ı almakta kararlı» demiştir. aynı gazete fiorentina kulübü reisi lantinatti'nin bir beyanatını da vermiştir. reis bu beyanatında ezcümle şöyle demektedir: «biz spal'le anlaştık. johnsson artık fiorentina'ya dönemez. müşkilat çıkartmakta devam ederse, onun kariyeriyle oynarız. bütün selahiyet hidegkuti'nindir. hidegkuti can'ı istemiştir. biz sadece onun arzusuna uyuyoruz.»
can'ın italya'ya geleceğini duyunca, öylesine sevinmiştim ki... buradaki italyan arkadaşlarım «ne oldu?» demekten kendilerini alamadılar. evet, onlar için sadece bir türk futbolcusu italya'ya geliyordu. sadece can geliyordu. ama benim için «can'dan bir arkadaş, gelecekti.
bir gelse, diyorum... çok isterdim, can'la bir takımda, yanyana oynasaydık. fakat razıyım, italya'ya gelsin de . başka takım ila da oynasa sararı yok.
bilmem öyle misiniz siz de: tek başına seyahat bile çekilmez... sıkılır insan yalnız olunca... ve simdi düşünün ki, ben bir seyahatte değil, bitmez, tükenmez bir imtihandayım. ve yalnızım, yapayalnızım. etrafımdaki dostlar, bana bu yalnızlığımı unuttarmak için çırpmıyorlar. fakat yetiyor ma? hayır...
işte can'ı «yalnızlığımı paylaşacak can'dan bir arkadaş» diye sevinçle, ümitle bekliyorum. o bana büyük bir destek olacak... ve hele tahmin ettiğim gibi muvaffak olursa, benim moralim de yükselecek.
inanıyorum can'a... güveniyorum. çünkü onu yakından tanıyorum. buradaki futbol hayatına kısa zamanda intibak edeceğine eminim. onun her başarısı, beni de moralman yükseltecek.
ve buna da ziyadesiyle muhtacım. çünkü öyle talihsiz bir devre geçiriyorum ki...
anavatanımdan bu defaki gelişimde, çok arzuluydum. italya'da kendimi gereği gibi göstermenin zamanı geldiğini biliyordum. fakat bir an... rakip santrhafın bileğime bastığı an böyle büyük bir sakatlığın doğacağını aklıma bile getirmemiştim. alçılar içinde yatakta uzanıp kalmak, çok feci.. ve işte o zaman vatan hasreti, yalnızlık daha fazla hissediliyor.
iki defa alçı değiştirdiler. idarecilerim de üzülüyor. ama üzülmek yetmiyor ki. doktorlar, aralığın 10 una kadar iyileşeceğimi söylüyorlar. inşallah... fakat bu âni sakatlık, en arzulu olduğum zamanda, önüme büyük bir engel çekti. azimle, bu engeli atacağıma inanıyorum. allah kuvvet versin yeter ..
sevgili ve vefalı sporseverlerimize kucak dolusu selamlar
nürnberg karşısında f. bahçe'ye başarılar dileyen millî futbolcu, izin gelirse bugün torino'ya karşı fiorentina'da oynayacak
floransa, özel
fiorentina kulübüne transfer olan can bartu bugün muhtemelen yeni takımının kendi sahasında torino ile yapacağı lig maçında oynayaçaktır.
fiorentina kulübü idarecileri. türk futbol federasyonunun, can'ın oynatılmasında bir engel olmadığım bildiren telgrafı henüz almadıklarını ifâde etmişler. «bu müsaade maç sabahına kadar elimize gelmezse, can'ın yerine mecburen milan'ı oynatacağız.» demişlerdir.
dünü istirahatla geçiren can, antrenör hidegkutile kulüp lokalinde uzun uzun konuşmuş ve macar hocaya oynamak için arzulu olduğunu söylemiştir.
floransa şehrinde herkesten büyük alaka gördüğünü idarecilerin ve futbolcuların artık kendisine iyi muamele ettiğini belirten can bugün fenerbahçenin nürnbergde yapacağı maçta arkadaşlarının yanında bulunmayışından uüzüntü duyduğunu ifade etmiş ve şunları söylemiştir: «lefrerin seyahate iştirak etmeyişi beni çok üzdü. ikimizin birden takımda olmayışı, elbet de ki nürnberg'in şansını arttırmıştır. lefter hasta... bu, lalettayin bir futbolcunun sahada yer almasına mani. ama benim bildiğim, takdir ettiğim lefter bu maçta ölmeli, gene de oynamalıydı.»
can, «floransa şehrinde herkes beni seviyor. eğer muvaffak olursam burada krallara yapılan muameleyi görürüm.» demiştir.
bugün saat 14.30 da başlayacak olan fiorentina - torino maçına, menekşe beyazlılar muhtemelen şu tertiple çıkacaklardır: sarti - mahatrasi, robitti - rimbaldo, ganfiantini, marchesi - hamrin, dell'angelo, milani, can (milan), petris
fiorentina'nın, torino'yu robotti ve hamrin'in golleriyle 2-0 yendiği maçta futbolcumuz tribünleri ayağa kaldırdı
gamucceo varnini, floransa 'dan bildiriyor
fiorentınalı can bartu dün ilk maçını torino'ya karşı oynamış ve takımının 2-0 galip geldiği müsabakada fevkalâde artistik hareketleriyle tribünleri ayağa kaldırmıştır.
menekşe formasını ilk defa giymesine ve ilk defa fiorentina'lı futbolcularla yan yana gelmesine rağmen can bartu şaheser bir oyun çıkarmış ve halkın sevgilisi olmuştur.
müsabakayı kötü idare eden hakem, ilk devrede mutlak bir gol pozisyonuna giren can'ın düşürülmesine seyirci kalmış, bu arada solbek robotti frikikten takımının ilk golüne çıkarmıştır.
ikinci golün pası candan
fiorentina ilk devreyi 1-0 galip bitirdikten sonra müsabakanın ikinci yarısında büsbütün coşmuştur. rakip defanstan iki defa sızan can'ın çektiği şutları torino kalecisi panetti mükemmel müdahalelerle önlemiş, halk her iki hareketi de çılgınca alkışlamıştır.
nihayet 36. dakikada can'ın rakip defansı geçerek verdiği pası kapan sağaçık hamrin kaleye dalarak fiorentina'nın ikinci golünü de çıkarmıştır. sağaçık hamrin golü attıktan sonra kendisine bu çok güzel pozisyonu hazırlayan can'ı tebrik etmiştir.
sisli ve puslu havada yapılan müsabakayı 60.000 kişi seyretmiştir. fiorentina maçı şu kadro ile oynamıştır: sarti - malatrasi, robotti - rimbaldo, gonfiantini, marchesi - hamrin, dell'angelo, milani, can, peteis.
bu galibiyetten sonra fiorentina dördüncülükten ikinciliğe yükselmiş ve lider inleri yakından tehdit etmeye başlamıştır.
maç 2-0 sona erdikten sonra can soyunma odasında sevinçten ağlamış ve çok memnun olduğunu söylemiştir. milli futbolcu «halkın bana gösterdiği sevgiden çok mütehassis oldum. daha çok gayret edecek ve teveccühlerine layık olmaya çalışacağım. hayatımın en mes'ut günün yaşıyorum.» demiştir.
hidegkuti de memnun
fiorentina antrenörü hidegkuti, can'ın gösterdiği fevkalâde oyundan memnuniyet duyduğunu ifade etmiş, «can, büyük istikbal vaadeden bir oyuncu. kendisine güveniyorum, ama daha çok çalışması lazım. haftada beş defa antrenmana çıkarsa, istediğimiz fiziği elde edecektir.» demiştir.
hakan şükür 1995'teki italya macerasında torino'ya transfer olduktan sonra, oynadığı ilk lig maçı fiorentina'ya karşıydı. o maçın skoru 34 yıl öncesinin aynısıydı. bu da ilginç bir tesadüf, öyle değil mi?
halâ rüya görüyor gibiyim. bir türlü kendime gelemedim.
yakınlık, sotluk, alâka bunların hepsi var. bana yabancılık çektirmemek için spor hayatımda büyük bir değişiklik yaratan hidekguti, elinden gelen bütün gayreti sarfediyor. ne iyi, ne fevkalade adam hidegkuti... yok, yok. haksızlık etmemeliyim. şu anda iyi olan yalnız hidegkuti değil. istanbula gelip beni seyreden ikinci reis ristori, yardımcı antrenör chiapella, bütün idareciler, takım arkadaşlarım, hattâ, hattâ hamrin bile...
ya floransalı seyircileri «via bartu» diye bağırışlarıç hâlâ kulaklarımda çınlıyor. mübalâğa ediyorum sanmayın kendi vatanımda, o gözümde tüten mithatpaşada ancak bu derece sıcak, bu derece samimi bir hava görebilirim.
halbuki, italyaya moralim kırık gelmiştim. dünyanın sayılı şöhretleri içersinde ne yapacağım endişesi beni korkutuyordu. bu kâbustan kolay kolay kurtulacağımı tahmin etmiyordum da... sivori'ler, angelillo'lar, charles'lar, suarez'ler, bunlar benim mecmualarda resimlerini gördüğüm, gazetelerde hayat hikâyelerini okuduğum futbol ilâhları idi. ve düşünün bir kere. beşiktaş maçını oynayan mütevazi türk futbolcusu can bartu, tam bir hafta sonra, fiorentinanın yeşil zeminli comunale stadına çıkacak. torinoya karşı oynayacak. maçtan bir gün evvel, ameliyata hazırlanan bir hastanın ruh haleti içersine gömüldüm. sabit noktalara gözlerim takılıyor ve dalıp dalıp gidiyordum. kara kara bulutlar, şimşekler, yıldırımlar başımda çakıyordu.
nihayet maç saati gelip çattı, idarecilerin bir kısmı benim oynatılmamam tezini müdafaa ediyorlardı. bundu haklıydılar da. zira ben dahi ne yapacağımı bilmiyordum. onlar haydi haydi şüphe edebilirlerdi benden...
fakat hidegkuti «hayır» diyordu. «can bugün torino'ya karşı oynanacak.»
aman yarabbi! ne zaman, ne şekilde ve ne yaparak macar hocaya bu kadar itimat telkin edebilmiştim? bir csepel maçı. o kadar.
içimden bir ses «keşke oynatmasa» diyordum. «ya rezil olursam. ya halk beni ıslıklarsa?»
bir dost, bana floransalı seyircilerin çok müşkülpesent olduğunu söylemişti. iyi oynayan krallar gibi muamele görür. kötü oynayan kulaklarına pamuk tıkayıp çıkmalıdır sahadan.
ve oyun başladı. ben kendimi akıntının seyrine bırakıverdim. o asap gerginliğim, o kasık halim bir anda gidiverdi üzerimden. ilk 10 dakika karanlıkta yolunu bulamıyan adam gibi oradan oraya koşmuşum. bunu bana maçtan sonra hidegkuti söyledi «ne yapmak istiyordun can?» diye sordu.
sonra istanbuldaki gibi oynamaya başladım. rahat ve sakin. maçın kaçıncı dakikası idi, hatırlamıyorum. milani bir pas uzattı, üzerime oynayan ve biraz da topa sert giren rosato ile karşı karşıya geldik. topu sol ayağımla kepçeledim. ve rosato'nun etrafında bir top attım. aynı, aynı, istanbuldaki gibi. sağ hafa benim sol ayağımla topu götürüşüm ve etrafında bir daire çizişim, çok ters gelmiş olmalıydı. kafamı kaldırdığım zaman rosato'nun bir heykel gibi olduğu yerde durduğunu gördüm. işte, ilk «turko, bartu» sesi o zaman yükseldi tribünlerden. bir maniayı atlayan atletin heyecanı içersinde artık önüme gelene çalım atıyor ve hidegkuti'nin tavsiyesini her hatırlayışın, topu en müsait arkadaşıma aktarıyordum. robotti'nin tam bu sıralarda frikikten bir gol kaydetmesi benim karanlık bulutlarımı bir anda büsbütün dağıttı. bütün düşüncem oyun içerisinde hem kendimi göstermek, hem de johnsson'u tutan ve bana yukardan bakan hamrin'i mahçup etmekti.
sıkışık pozisyonda dahi olsa topu ayağıma her alışımda onu arıyordum. seri, süratli, civa gibi bir futbolcu hamrin. attığım iki pası o kadar güzel kullanmıştı k. elimi belime koyup seyretmişim hamrin'i.
bir ara da kendimi yediğim bir tekme ile yerde buldum. gözümü açtığım zaman fiorentinalı bütün futbolcular başımdaydı. şefkatli ve samimi bakışlar... ama yine kolumdan tutup beni kaldıran antrenörüm hidegkuti oldu. sonra hep birden bana soyunma odasında «can» dediler, «italyada futbol sert oynanır. hele sen yenisin. bütün müdafiler seni yıldırmak isterler. sen de takır takır her topa gir.»
kafamda sanki bir diktafon var ne söylerlerse hepsi aynen hafızama yerleşiyor. italyada biraz da uysal adam oldum galiba. ben de sert girdim. ben de hırsla torinolu müdafilere çarptım, çalım attım, hamrin'e verdiğim son pas onunla aramızdaki buzları bir anda çözülüp eriyivermesine sebep oldu. isveçli golü attıktan sonra koştu ve beni yanağımdan öptü. tribünlerden «viva turco bartu» sesleri yükseliyordu. ve ben en çok çekindiğim hamrinle birlikte comunale stadını ağır ağır yürüyerek kolkola terk ediyordum. bu, belki de yeni bir devrin hayırlı bir başlangıcı olacak.
siz dua edin. ben gayret edeceğim. şimdilik hoşça kalın benim sevgili vatandaşlarım.
fiorentina'nın yeni transferi can bartu, torino maçından beri italyan futbol adamlarının, isminden en sık bahsettikleri bir futbolcu olmuştur.
futbolun bir ilim kabul edildiği batı memleketlerinden çoğunda olduğu gibi italya'da da spor basını -bazen kırıcı olmakla beraber- fiorentina hücum hattına bir denemede yerleşmesini bilen genç türk futbolcusu hakkında çeşitli yönlerden tenkidlerde bulunmaktadır.
işte, futbol dünyasının şöhretli otoritesi vittorio pozzo'nun bu haftaki calcio'da bartu için yazdıkları: «torino maçında sürükleyici rolü hamrin oynamıştır. can bartu ise ancak ikinci devrede kendini gösterebilmiştir. bartu'dan, ilk oyununda daha fazlasını bekleyemezdik. büyük bir fiziğe malik değildir. ama, iyi bir top kontrolü vardır. oyunu ve topu takibi güzel. can'ın ikinci denemesinde daha fazla başarı kazanması icab etmektedir. »
italya'nın en yuksek tirajlı gazetesi corriere dello sport soruyor: «can bartu fiorentina'yı şampiyonluğa götürecek mi?»
gazetenin bu sualinden: fiorentina'nın. can't kadrosuna aldıktan sonra şampiyonluk ümidine sahip olduğu manası çıkmaktadır.
bir başka gazete «milano'da çıkan gazetta dello sport» ise fiorentinanın mucize göstermeye başladığını yazmaktadır. idarecilerin, ciddi şekilde toparlanabilmek gayesiyle antrenör hidegkuti'ye tam salâhiyet tanıdıklarını bildiren gazeteye göre: «macar antrenör can bartu'yu fiorentina'ya almakla isabetli bir harekette bulunduğu kanaatindedir.»