kentteki ya da dışardaki maçlarda -fark etmez- uzun süre iki taraftan da gol gelmeyince söz söyleme sırası eskişehir seyircisine gelir. şaşılacak şeydir ama seyirciler hep bir ağızdan futbolcularına bağırıp bir gol yemelerini isterler! çünkü biliyorlardır ki eses yediği golün sonrasında nasılsa açılacak ve iki üç tane birden sallayacaktır... gegiç'le kazanılan, her yenilen golden en az bir fazlasını atma düsturu takıma pek çok maç kazandırmıştır. buna en güzel ömekse 28 aralık 1969'da oynanan eskişehirspor-göztepe karşılaşmasıdır...
eses'in, uefa kupasında 3. tura kadar yükselen ve kente bu güvenle gelen göztepe'yle yapılan maçın ilk yarısını 2-2 berabere kapatmasına rağmen, ne seyircide ne de soyunma odasının yolunu tutan futbolcularda en ufak bir panik yoktur. kırmızı şimşekler ikinci yarı sahaya çıkarlar ve üç kere rakip kalede çakarlar, maçı 5-2 kazanırlar.