kuru saha, açık hava... rüzgâr da meşin topa tesir etmeyecek kadar hafif... golcülüğünü bir gün önce diğer izmirli rakibine 6 gol atarak göstermiş beykoz ile izmir'in zorlu ekibi göztepe karşı karşıya... iyi bir futbol görmemiz için şartlar hazır... seyirciler de ümit içinde.
koca 90 dakika içinde «işte gol» diye heyecan yaratan anlar ne kadar azdı. ilk devrede m. ali'nin klâsını gösteren, eski günlerini hatırlatan nefis şutu üst direği sıyırmış, abdullah'ın fevkalâde volesini erdoğan aynı fevkalâdelikle kurtarmış, mukabil hücumlarda da rahmi'nin iyi ortasını hakkı kullanamamış gürsel'in iki mükemmel kornerinden diğer 4 forvet faydalanamamıştı.
ikinci yarıda beykoz yine m. alinin ayığı ile topu kale ağzına getirecek. fakat erdoğan bu tehlikeyi önleyecekti.
kısacası, beykoz forveti dağınık akınlarla inerken göztepenin başarılı haf hattı bu hücumları mükemmelen kesmesini bilmişti. ve böylece istanbuldaki ikinci maçında da rakibine boyun eğmiyen göztepe müsbet bir not alıyordu. beykoz ise şirzat ve nusret'in durgun günlerinde olmaları sebebi ile bir gün önceki golcülüğünü gösterememiş, iki puan değerindeki tek golü yaratacak fırsatları harcamıştı.
