100'üncü yıl coşkusuyla gaza basan g.saray, evindeki sebat maçında tökezlemiş; devrilmemişti. diyarbakır deplasmanında ise, hagi direksiyonda, takım sahada uyudu... 3 puan elim bir kazaya kurban gitti....
sebat maçındaki kötü futbolu "liderlik stresi" olarak niteleyenler çoğunluktaydı. ancak g.saray'ı d.bakır'da izleyenler hangi stresin etkili olduğunu anlayamadı. ramazan stresi mi yoksa çok fazla sırıtan 'beyin' stresi mi? ya da acaba amerikan başkanlık seçimi mi etkilemişti g.saraylı futbolcuları? hagi'nin sistemde yaptığı oynamalar olumsuz etkilemişti takımı belli ki. diyarbakırspor, maça tehlikeyle başladı. 3.dakikada göksel'in sağdan ortasını uzak direkte sinan demircioğlu içeri doldurdu. cem yanık'tan önce olağan şüpheli song, tehlikeyi savuşturdu. orta sahada bir türlü organize olamayan ve hakan şükür'le necati'yi ileride aç bırakan g.saray'ın ilk şutu 17.dakikada hakan ünsal'ın ayağından diyarbakır semalarındaki kuşları vurdu. ilk yarıda kaleyi bulan şutu olmayan g.saray'ın en büyük tehlikesi 33'te geldi. hakan ünsal'ın soldan ortasında ramazan yorgunu h.şükür ayakla, sabri kafayla vuramadı. d.bakır 40.dakikadan itibaren g.saray savunmasını yıpratmaya başladı. 42'de sol çaprazda boş kalan sinan demircioğlu'nun şutu üstten dışarı çıktı. 45+1'de lucescu'nun beşiktaş'ından bir esinti g.saray'da soğuk algınlığı yarattı. sinan, sağda bulduğu topu geriye çıkardı. yasin'in plasesi köşeye gitti: 1-0. ikinci yarıda baliç'in yerinde ümit karan vardı. bu, rakip üzerinde baskı kurabilmek için hagi'nin aldığı bir riskti. ama bir türlü tempo arttıramıyordu sarı-kırmızılılar. diyarbakır savunması çok fazla zorlanmadan atakları rahatça kesiyordu. 59.dakikada ergün'ün ceza alanı içine aşırttığı topa ümit karan'ın volesi kale yerine taca doğru gitti ve pozisyon elden kaçtı. 72.dakikada sabri'nin aşırtma pasında necati sağ çaprazda bir anda kendisini boşta buldu. kaleci fadhel, uyuşuk maçın en seri hareketini yapıp yerini terketti ve vuruşu önledi. +93'te g.saray'ın bütün maç boyu sahada ortaya koyduğu felaket futbolu en iyi tanımlayabilecek olay meydana geldi. sinan demircioğlu'nun soldan ortasında uzak direkte hakan ünsal, kalecisi mondragon'a kafayla topu aktarmak istedi. ne var ki top istediği yere değil güle oynaya kaleye doğru koşan sylla'ya geldi. onun golü kaçırması mümkün değildi: 2-0. g.saray, sebat maçındaki kötü performansın bir form düşüklüğü olmadığını kanıtlamak istiyordu. ancak kanıtladıkları tek şey ocak ayında mutlaka orta sahaya iyi bir "10 numara" alınması gerektiği oldu.
) 
