serhan oytun eroğlu’nun, hürriyet’in dijital dergisi spor arena plus’ın 2019 ağustos sayısında yayınlanan “şampiyon hangi siyah-beyaz” başlıklı yazısından:
“lige (ve onun yarıda kalmasının ardından düzenlenen turnuvaya) katılan takımların sayısı ve isimleri ile ilgili olarak; daha önceki çalışmaların hemen hepsinde görülen hayati eksikliklere ve yapılan vahim hatalara (2. küme’nin varlığından haberdar olunmaması, bazı kulüplerin iki isimle anılarak farklı kulüplermiş gibi duplike edilmesi, bir 2.küme kulübünün 1.küme’de gösterilmesi; bunlar neticesinde bu duplike veya yanlış kümede gösterilen kulüplerin bir daha maç yaptıklarına rastlanamayınca ligi terk ettiklerinin zannedilmesi, hatta kendileriyle şehit çocukları menfaatine düzenlenen bir etkinlik kapsamında karşılaşılan -fransız işgal kuvvetlerine mensup- askeri takımların lige şaşırtıcı bir şekilde “buyur edilmesi”, en nihayet ve kaçınılmaz olarak ligin adeta “yol geçen hanına” çevirilmesi… ve bu tarz bir veri setine dayanarak yapılan akıl yürütmelerle şampiyon tayin etmeler…) bu yazının ana konusunu direkt olarak etkilemedikleri için, burada bunlara girmeyeceğim. ileride, bu yazı dizisi bittikten sonra, ligin ve turnuvanın öykülerini detaylı olarak anlatmayı planlıyorum. orada bu konular da kendiliğinden hallolacak. fakat şimdilik ve yine de şu kadarını söyleyeyim ki, ligdeki 8 olan takım sayısı ve yazının başlarında sıraladığım kadro, pera ligden çekilip lig yarıda kalana kadar, sezonun hiçbir evresinde 1 saatliğine bile değişmemiştir. turnuva da, pera düşüldükten sonra geriye kalan aynı 7 takımla başlayıp bitmiştir. ne 1 eksik ne 1 fazla.”
spor tarihçisi mehmet yüce; 2014 yılında yayınladığı osmanlı melekleri adlı kitabında 1921-22 pazar ligi’nin 11 takımla başladığını, “lige daha sonra fransız muhteliti namı ile bir takımın dahil olmasıyla” ligin 12 takımla oynandığını yazmış; 2020 yılının mayıs ayında yayınladığı esir şehirde spor adlı kitabında ise ligdeki takım sayısını 10 olarak vermiştir.
bugün pazar ligi’nin beynelmilel sekiz kulübü senelik lig müsabakalarına ibtidar ediyor. iki türk (ittihatspor, beşiktaş), bir ermeni (üsküdar union), bir musevi (makabi), üç rum (pera, strugglers, espereans), bir italyan-rus-ingiliz muhtelit takımı (stella) kulüblerinden mürekkeb olan pazar ligi’nde icra edilecek müsabakalar günün en mühim spor hadisesini teşkil edecektir…
“ikiyi çeyrek geçe makabi (musevi), pera rum kulüblerinin birinci takımları hakem beşiktaş kulübü umumi kaptanı şerafeddin bey’in taht-ı idaresinde müsabakaya başladılar. birinci kısımda rüzgar altına düşen makabi kulübü şiddetli müdafaasına rağmen bir gol yedi. ikinci kısımda pera kalesine esen rüzgardan makabililer istifade edemediler ve hemen bütün oyun yine makabililerin kalesi önünde cereyan etti…. nihayet sıfıra karşı bir sayı ile peralılar’ın galebesiyle neticelendi. bu müsabaka esnasında makabi kulübünden bir kişi bayılmış, birkaç kişi de müteaddid yerlerinden hafifçe mecruh olmuştur”