caglıarı — dünya kupası grup eleme maçları bittikten sonra ingiltere ile hollanda aynı gruba düşünce yer yerinden oynadı. erken final dendi, yıldızlar savaşı diye söz edildi. hooliganlar, italyan polisini alarma geçirdi ve bütün dünyanın ilgisi cagliari’de odaklaştı. bu maça futbolundan daha çok olaylar karşılaşması olarak bakıldı. spor yazarlarından daha çok politika yazarlarının ilgisini çekti. sevindirici olan ise stat içerisinde herhangi bir olayın olmamasıydı. maçın üzücü tarafı ise yıldız futbolcu olarak bugün dünya futbolunda en çok adından söz ettiren oyuncuların sahada futbol adına onaya hiçbir şey koymamalarıydı.
ne ilginçtir ki futbolda büyük bir endüstri haline gelmiş ülkelerin futbolu bile birkaç oyuncunun başarısına bağlı. işte gullik'le, van basten’i oynamayan bir hollanda’nın ne durumlara düştüğünü sanırım sizler de televizyondan izlemişsinizdir. dünyada yıldız futbolculuğun son aşamasına örnek olarak gösterilen gullit, kale ile karşı karşıya iken topu kontrol edemiyor. van basten’i iki maçtır sahada görmek olası değil. rijkaard ise son derece ağır hareket ediyor. ve bir türlü markajdan kurtulamıyor.
ingiltere ise ingiliz basınının ağır eleştirilerine karşın dün daha iyi oynayan, kazanmak için mücadele veren taraftı. gene her zaman olduğu gibi kendi özgün futbollarını oynadılar. fizik güç söz konusu olduğunda başarılı oldular, ilk maçlarına oranla barnes ve gascoigne’nin estetik futbolu ingiltere'yi daha başarılı gösterdi. özellikle gascoigne gerçekten çok iyi bir futbolcu. dün ingiltere’nin tüm ataklarında bu oyuncunun teknik becerisi rol oynarken, golcüleri lineker çok çalışmasına karşın son vuruşlarda başardı olamadı. gerek oyun olarak gerekse gol pozisyonu olarak ingiltere daha üstündü. bu futbola karşılık kazanmaları gerekirdi. ancak lineker’ın yalnız bırakılması gol yollarındaki becerilerini olumsuz etkiledi. firikikten attıkları gol ise hakemin çiftvuruş işaretini daha önce gösterdiği için geçersiz sayıldı. bu konuda hakem haklıydı.