ilk basımı 2004 olan islam çupi'nin "olaylar, sağbekin lahana dolmasını yemesiyle başladı" kitabından;
saffet eskişehir ekspresi
saffet daha vefa formasının çubuklu fanilasının içinde hapis iken vefa uzmanı ve oyuncu definecisi eski futbolculardan selahattin, bana aynen şunu söylüyordu...
"çabuksa tekniği az, tekniği çoksa hızı az santrfor tipinden kurtuluyoruz abi... vefa'da bir saffet var ki seyretmeni çok istiyorum."
vefa'da selahattin başımın saçını yiyip bitirdiği için, bir kere seyrettim saffet'i...
saffet seyredenleri müthiş dinlendiren tipte bir oyuncu idi.
vücudu sanki balmumundan yapılmış bir heykele benziyordu. top hangi istikametten gelirse gelsin, hangi hızı taşırsa taşısın etine yapışıyordu sanki...
iki ayağında seyredenleri büyüleyen bir beceri zenginliği ve ustalık vardı. dripling yaparken hem üstünlük egosunu kaybetmiyor, hem de soğukkanlılık planını...
yüksek ortalarda rakip kalelerin birinci ve ikinci direklerinde yüksek fikirli kafa golleri için vücudunu mükemmel ve dengeli havada tutuyordu.
tek kusuru vardı saffet'in... vücudu bir kavak yavrusu gibi incecikti. bu incelik çokcası kalın mücadeleler yapılan profesyonel futbolumuzda, ağzı çok açılmış bir nazeninlikti.
saffetin adını birkaç kere karagümrük'ten kalamış'a doğru bağırdım ama; duyması gereken insanlar duymadı.
saffet adı, bir kulaktan girip öteki kulaktan çıkan bir canlı "ufo" oldu; kalamış insanları için...
* * *
saffet, beşiktaş'ta öyle aleade değil, harikulade bir başlangıç yaptı. yeri dokunulmaz olanların bile ayak uykularını kaçırdı; saffet beşiktaş'ta...
çok kritik puanları getiren goller attı. oyuna yedekten girdiği maçlarda bile 90 dakika oynayanlar kadar yüksek bir form grafiği çizdi.
oynamadığı maçlarda bile oynuyormuşcasına beşiktaş'ı ve teknik direktörünü içinde hissetti.
bir maçın tenkidinde şöyle bir iddialı portre getirmiştim sütunumda...
"milne, saffet'ten, 1966 dünya kupası'nın unutulmaz ingiliz milli takım golcüsü hurst'u yaratmaya çalışıyor."
haber göndermişti hoca... "2-3 yıl daha bekleyelim" diyerek...
bu yıl metin, ali, ferdinand, feyyaz gibi müthiş forvet devlerinin arasında ezilmesin diye eskişehir'e kiralandı; saffet...
saffet uzaktan gelen mektupları son derece olumlu idi. takım şehri her bölgede eskimiş eskişehir'i tek başına toparlamıştı, ligde ateşe hazır bir manga haline getirmişti saffet...
devrenin sonuna doğru bir tarak ameliyatı geçirdi.
tarak ameliylatı geçiren saffet, ligin ikinci yansını eskişehir forması ile çok daha görkemli tarayacak.
yanılmamayı çok isteyerek...
16 ocak 1989
not: yazıdan öncesi son eskişehirspor'un maçına yazdım...