2003-04 sezonu uefa kupası 2. turu: sporting lisbon mehmet ali çetinkaya 04/04/2013 www.mehmetalicetinkaya.com
(...)
ikinci maç
gençlerbirlikliler, ilk maçtan 3 hafta sonra, bir bayram günü, portekiz’in başkenti lisbon’da jose alvalade stadına çıkarken, ben de çok fazla umut beslemeden tek başıma televizyon karşısında heyecanımla baş etmekle meşguldüm. en büyük gol silahımız souleymane youla’nın sakatlığı nedeniyle sahada olmadığını görünce moralim çok bozulmuştu. çünkü tur atlamak için gol atmalıydık!
seremonide tribünlerden atılan konfetilerle yaratılan ambiyansa hayran olmamak elde değildi. yıllar sonra o güne ait tribün fotoğraflarını gördüğümde düşüncelerim iyice pekişmişti.
(yıllar sonra, avrupa kupalarında türk takımlarının maç biletlerini toplayan bir koleksiyonerle tanışmıştım. bana deplasmandaki maçımızın renkli biletinin fotokopisini göndermişti.)
maçtan önce istanbul gerçekleşen terör saldırısı için 1 dakika saygı duruşu yapılmıştı.
maça beklediğimizden daha iyi başlıyor ve skoko’nun uzaktan sert şutunu ricardo son anda önlediğinde derin bir “of” çekiyordum. sonrasında sporting önce martins sonrasında da tello ile 2 önemli pozisyona giriyor ama yararlanamıyordu. bu pozisyonların ardından kırmızı-siyahlı futbolcular garip bir şekilde rahatlamış, sakin ve kendine güvenerek oynamaya başlamışlardı. peş peşe önemli pozisyonlara girmeye başladık. önce m’bayo ve ardından veysel’in kaçırdığı pozisyondan sonra “gol atacağız!” diye tempo tutmaya başlamıştım.
ilk yarının son dakikasında kaleyi karşıdan gören ama uzak bir yerden serbest vuruş kazandık. ali tandoğan öyle bir şut attı ki! top kalecinin üstünden aşırtma bir şekilde filelere takıldı! oturduğum yerden “goool” diye havalara fırladım. inanılmazdı!
daha golün sevinci bitmeden derine atılan bir topu mustafa özkan ve onu savunmaya çalışan 2 defans oyuncusu ayağını sokuyor ve top mario sergio’ya çarparak 2. gençlerbirliği golü olarak filelere gidiyordu. artık odada tek başıma tepiniyordum! ankara’daki blackburn rovers maçındaki gibi peş peşe 2 gol birden bularak inanılmaz bir avantaj yakalamıştık. ama eğlence yeni başlıyordu.
ikinci yarının hemen başında sağdan ali’nin yaptığı ortaya veysel’in enteresan bir şekilde sırtını dönerek kafasının arkasıyla attığı gol skoru 3-0′a getirdi. maçın bitimine daha 40 dakika vardı ama inanılmaz rahatlamıştım.
bu golden sonra kalan dakikalar birkaç cılız atağımız dışında sporting’in baskısı altında geçti. sağlı sollu geliyorlar ama ya damir ya da defans oyuncularımız tehlikeleri önlüyorlardı. maçın sonlarına doğru sporting bir serbest vuruş kazandı. bu frikik canlı olarak futbolcunun açısından ekrana geldiğinde oldukça şaşırmıştım. çünkü ilk kez bu açıdan televizyonda bir frikik izliyordum.
maç 3-0 bittiğinde maçı anlatan spiker, “önce blackburn, ardından sporting lisbon. sırada ki gelsin!” dediğinde evde adeta coşuyor ve kura çekilmesi için sabırsızlanıyordum. bu arada telefonum çaldı. arayan amcaoğlu süleyman’dı. şaşkın bir şekilde, “aferin olm be! ne maçtı!” diyordu. sonrasında ise birçok arkadaşın tebriklerini kabul ederken mutluluğumdan yerimde duramıyordum.
maçın ardından sporting lisbon’lu seyirciler bir yandan gençlerbirliklileri alkışlarken, bir yandan da kendi teknik direktör ve oyuncularını protesto etmek için beyaz mendil sallıyorlardı. tepkilerini bu kadar olgun bir şekilde sergileyen sporting’li tarafların bu hareketi o kadar çok hoşuma gitmişti ki, tribünlerde gördüğüm neredeyse her protestonun ardından aklıma bu sahne gelmişti…
bu maçta yeşil-beyazlı formayı giyen rodrigo tello, 2007′de beşiktaş’a transfer oldu. ilginçtir, o günlerde ali tandoğan da siyah-beyazlı formayı giyiyordu ve tello bir röportajında, “ali’yi görünce hemen tanıdım. o çok kötü günü hatırladım. o da beni tanımıştı. sonrasında o frikik golünü uzun süre konuştuk” diyordu…
gençlerbirliği, 3-0'lık bu galibiyetle, avrupa kupaları tarihi boyunca bir portekiz takımına karşı portekiz'de en farklı galibiyet alan türk takımı ünvanını kazanıyordu. aynı zamanda fenerbahçeye ait olan, "avrupa kupaları'nda bir portekiz takımına karşı en farklı galibiyet alan türk takımı" rekoruna da ortak oluyordu. (1990-91, uefa kupası 1 turu, fenerbahçe 3-0 vitoria guimares)
bir dip not olarak, sporting lisbon bir sonraki sezon (2004-05) cska moskova ile uefa kupası finali oynadı…